İlk 12 saat buhar banyosu, makyaj ve sauna yapmamanız gerekir. Birkaç gün aşırı soğuktan ve güneş ışığından korunmanız gerekir. İlk 1 saat sıcak çay kahve ve sigara içilmemelidir.

Cilt altına uygulanan dolgu, çevresinde dokuyla kaynaşır, su moleküllerini tutarak daha fazla hacim kazanır. Uygulandığı dokuya düzgünlük ve sıklık kazandırır.

Uygulamanın ilk dakikalarında biraz şişlik olabilir. Buz uygulaması ile bu şişlik gider. Enjeksiyon yapılan tüm işlemlerde morluk ve şişlik beklenen bir süreçtir. Bu yüzden özel günlerinizden en az 1 hafta önce yaptırmanız önerilir.

• Yanak ve elmacık kemikleri
• Nazolabial çizgiler (Burun kenarında dudak köşelerine inen çizgiler)
• Dudak üstü çizgileri (sigara çizgileri)
• Göz kenarı çizgileri (kaz ayakları)
• Kaş ortası çizgiler (kaş çatma çizgisi)
• Dudak hacminin arttırılması
• Göz altının iyileştirilmesi
• Çene yapılandırması
• Burun deformitelerinin düzeltilmesi
• Yüz geneline lifting efekti verilmesinde kullanılır.

Göz altı ışık dolgusunun aktif maddesi yüze enjekte edilen dolgu maddelerinde olduğu gibi Hyalüronik asittir. Ancak diğer dolgu maddelerinden farklı olarak Işık Dolgusunda bulunan hyalüronik asidin çapraz bağları değiştirilmiştir. Bu nedenle de etkisini enjekte edildiği yere homojen bir şekilde yayılarak gösterir.

Göz altı ışık dolgusu kalıcı bir tedavi değildir, etkisi 8 ile 12 ay arasında devam eder. İşlemin bu sürenin sonunda tekrarlanması gerekir. İşlem sonrasında hafif bir ödem görülebilir, ancak bu da birkaç gün içinde tamamen geçer.

Göz altı morluklarından, çöküklük ya da torbalanmadan şikayetçi olan her yaştaki hasta bu tedaviden faydalanabilir.

Gözaltındaki deri son derece ince ve hassas olduğu için, yüze yapılan dolgu maddeleri bu bölgede ciddi komplikasyonlara neden olabiliyor. Bunlardan en sık rastlamamı cilt yüzeyinden görülen yumrular, topaklardır. Eskiden başka bir alternatif olmadığı için yüze yapılan dolgu maddeleri gözaltlarında kullanılır ve hastayı mutsuz eden yan etkiler yaşanırdı. Işık dolgusu, gözaltlarında sıkça görülen sorunlara güvenli, yan etkisi olmayan bir çözüm olarak geliştirildi.

Çene hattı boyunca yapılan ve çenenin daha belirgin, daha net bir görünüm almasını sağlayan bir uygulamadır. Bu işlemde kullanılan dolguların kalıcılığı ortalama bir sene kadardır.